Estetik operasyonlar ve uygulamaların vücudumuzun diğer bileşenlerine etkilerini sorgulamamız son derece olağan bir reaksiyondur. Bir ışın yöntemi olan lazer epilasyonun gözlerimize zarar verip vermediğini de yaygın biçimde elbette merak ederiz. Pekiyi gerçekten lazer epilasyon göze zarar verir mi? Her ne kadar dünyada güvenilirliği onaylanmış bir yöntem olsa da, lazerin bu özelliği hakkında bilgi alarak, içinizi rahatlatabilirsiniz.
“Lazer epilasyon göze zarar verir mi?” sorusu estetik yaptıracak kişiler tarafından en fazla yöneltilen sorulardan biridir. Dr. Yetkin Bayer, “Lazer epilasyon nasıl yapılır?” ve “Lazer epilasyon riskli midir?” gibi soruları sizler için yanıtlıyor.
İstenmeyen tüylerden kurtulmada eskiden geçici çözümler bulmanın yerini şimdinin teknolojisini kullanarak sonsuza dek istenmeyen tüylerden kurtulma yolu bulunmuştur.
Genel itibari ile bu işlemlere epilasyon dense de epilasyon türleri de oldukça fazladır. Kadınların ve erkeklerin en çok tercih ettiği tür olan lazer epilasyon hızlı ve etkili çözüm sunmasından dolayı en çok tercih edilen yöntemlerden biri olmuştur.
İçindekiler Tablosu
Lazer epilasyon nasıl yapılır?
Lazer yönteminin diğer yöntemlerden daha etkili olması ve daha büyük alanlara uygulanması yönüyle ayrılmaktadır. Lazer epilasyon belli dalga boylarında genellikle 1 milimetre boyunda olan ışın dalgalarının kıl köklerine ve kıl köklerinde bulunan renk pigmentlerine gönderilmesi şeklinde uygulanmaktadır. Buradaki amaç ışın göndererek kıl köklerinin ve renk pigmentlerinin tahrip edilmesidir.
Lazer epilasyon yaptırmadan önce mutlaka epilasyon merkezi ile ön görüşme yapmalı ve kıl ve cilt analizi yaptırmalısınız. Çünkü kıl analizinize ve cilt analizinize göre epilasyon aleti seçimi yapılmakta ve yine seans sayınız bu duruma göre belli olmaktadır. Genel olarak seanslar 6 ila 8 seans arası sürmekle birlikte bu durum cilt tipi, kıl kalınlığı, kılın yoğunluğu ve kılın rengi gibi durumlara göre değişiklik göstermektedir.
Lazer epilasyon öncesinde mutlaka cildinizin kendi renginde olması gerekmektedir. Lazer epilasyon öncesinde bronzlaşma varsa en az 1 ay cildin rengine dönmesi beklenmektedir. Lazer epilasyon sonrasında ise en az 1 gün sonrasında ılık duş ve en az 1 hafta sonra kese ve peeling önerilmektedir. Lazer epilasyon hassas ciltlilerde daha da hassasiyet yaratabileceği için sürekli nemlendirmekte fayda olduğu söylenmektedir.
Tedbirler alındığı taktirde herhangi bir risk söz konusu değildir
Lazer epilasyon vücudun her yerine gönül rahatlığı ile uygulatabileceğiniz bir yöntemdir. Epilasyon yöntemleri içerisinde en acısız yöntem olarak bilinse de acı eşiği düşük kişilerde ya da genital bölge epilasyonlarında acı daha çok hissedilebilir.
Lazer epilasyonun uygulanamayacağı tek bölge vardır göz ve göz çevresi. Araştırma yaptıysanız eğer her lazer epilasyon sırasında lazer gözlüğü taktıklarını görmüş olmalısınız. Lazer epilasyon sırasında lazer gözlüğü takmak zorunludur.
Lazer sırasında gözlüğü uygulayan da uygulatan da takmakla yükümlüdür. Çünkü lazerin hatalı uygulama sonucu göze gelme ihtimali bulunmaktadır. Göze gelen ışınlar gözde kalıcı hasara yol açabildiği gibi ufak hasarlarla da atlatabilme imkânınız vardır. Işınlar gözler için tehlikeli olduğu için göz çevresi lazer epilasyon uygulaması için çok tavsiye edilen bir bölge değildir.
Lazer epilasyonda gözlük takılmazsa ne olur?
Lazer epilasyon sırasında gözlük takılmazsa, gözünüze büyük zarar verebilir ve hatta görmenizin tamamen kaybına yol açabilir. Lazer cihazları, yüksek yoğunlukta ışık enerjisi yayarak cildin belirli bölgelerine zarar verebilir. Aynı zamanda çevredeki dokuları da etkileyebilir.
Bu ışık gözleri doğrudan ya da dolaylı olarak etkilediğinde retina, kornea ve lens gibi hassas yapılar zarar görebilir. Göz yanıkları veya fotokimyasal reaksiyonlar, özellikle güçlü lazer ışınlarının neden olduğu uzun vadeli sağlık sorunlarına neden olabilir.
Bu nedenle, lazer epilasyon sırasında gözlük takmak yalnızca güvenlik için gerekli değil, aynı zamanda zorunlu bir prosedürdür. Kullanılan koruyucu gözlükler, gözlerinizi lazer ışınlarının zararlı dalga boylarından korur. Hem uygulamayı yapan hem de tedavi gören kişinin göz sağlığını tehlikeye atmamak için bu kuralı göz ardı etmemek çok önemlidir. Sağlığınızı korumak için güvenlik standartlarına uygun davranmalısınız.
Saç ekimi sonrası lazer epilasyon yapılır mı?
Saç ekimi sonrası lazer epilasyon genellikle tavsiye edilmez çünkü saç köklerini ve iyileşme sürecini olumsuz etkileyebilir. Saç ekimi, saç köklerinin hassas olması nedeniyle zamana ihtiyaç duyar. Bu süre tipik olarak altı ay ile bir yıl arasında değişir. Lazer epilasyonun yoğun ışık enerjisinden kaynaklanan sıcaklık artışı, yeni ekilen köklerin zarar görmesine veya dökülmesine neden olabilir.
Lazer epilasyon işlemi sırasında kullanılan cihazlar saç foliküllerini hedef alır, bu da ekim yapılan bölgelerde istem dışı saç kaybına neden olabilir. Lazer epilasyon yapılması gerekiyorsa, önce bir saç ekimi uzmanına veya dermatologa danışılmalı ve iyileşmenin tamamen bitmiş olduğundan emin olunmalıdır. Bu şekilde hem saç ekimi sonuçları hem de cilt sağlığı korunur.
Gözlüksüz lazer yapılır mı?
Gözlüksüz lazer uygulaması, ciddi göz hasarına ve kalıcı görme kaybına neden olabilir. Lazer cihazları, yüksek enerjili ışınlar yayarak cilde veya hedef dokulara zarar verir, ancak bu ışınlar doğrudan ya da dolaylı olarak gözle temas ettiğinde retina, kornea ve diğer hassas göz yapılarına zarar verebilir. Özellikle epilasyon sırasında kullanılan lazerler, belirli lazer dalga boylarının ciltte olduğu kadar gözde de zararlı olmasına neden olabilir.
Lazer uygulaması sırasında kullanılan koruyucu gözlükler, lazer ışığının zararlı etkilerini ortadan kaldırmak için tasarlanmıştır. Gözlük takılmadan işlem yapılması göz sağlığını riske atmakla kalmaz, aynı zamanda işlemi gerçekleştiren kişiye de zarar verebilir. Bu nedenle, lazer işlemleri sırasında güvenlik önlemlerine uymak ve uygun gözlüklerin kullanılması son derece önemlidir.
Lazer ışığı kör eder mi?
Evet, gözle doğrudan temas ettiğinde lazer ışığı körlüğe neden olabilir. Lazer ışınları, yüksek enerjili ve odaklanmış bir şekilde yayıldığından, gözün hassas yapılarını büyük ölçüde zarar verebilir. Lazer ışığı, özellikle retinaya en fazla zarar verebilir. Retina, ışığı algılayarak görme sinirlerine iletir. Bu sinirlerin zarar görmesi, körlük ya da görme kaybına neden olabilir. Lazer ışınları gözde yanıklar, retina ayrışmaları veya fotokimyasal zarara neden olabilir.
Bu nedenle, lazer kullanırken koruyucu gözlük kullanmanız gerekir. Gözlükler, gözlerinizi lazer ışığının zararlı dalga boylarından korur. Göz sağlığınızı korumanın en iyi yolu, medikal ve estetik lazer işlemleri sırasında güvenlik protokollerine uymaktır. Gözlerinizi korumadan lazer ışığına maruz kalmak tehlikelidir.
Gözün lazere uygun olup olmadığı nasıl anlaşılır?
Göz, kapsamlı bir göz muayenesi ve testler sonucunda lazere uygun olup olmadığına karar verilir. Göz yapısının ve genel sağlık durumunun lazer tedavisine uygun olup olmadığını belirlemek için önceden göz değerlendirmeleri yapılır.
Göz doktoru önce göz numaralarını, kornea kalınlığını, şeklini ve yapısını ölçen sofistike cihazlarla derinlemesine inceler. Bu süreçte kornea topografisi ve pakimetri gibi ölçümler yapılır. Korneanın sağlıklı ve yeterince kalın olup olmadığını belirlemek için bu ölçümler çok önemlidir.
Ek olarak, göz kuruluğu, glokom ve retina hastalıkları gibi mevcut göz rahatsızlıkları incelenir. Göz sağlığı dışında, kişinin yaşı, genel sağlık durumu, kullandığı ilaçlar ve hamilelik gibi faktörler dikkate alınır. Doktor, bu bilgileri göz önünde bulundurarak kişinin lazer tedavisi için uygun olup olmadığını onaylar veya alternatif yöntemler önerir.
Hangi göze lazer olmaz?
Bazı göz rahatsızlıkları veya yapısal sorunlar, işlemin riskli hale gelmesine neden olabilir, bu nedenle lazer tedavisi bazı durumlarda uygulanamaz. Öncelikle, ince veya düzensiz kornealara lazer uygulanmaz. Lazer işlemi sırasında doku çıkarma işlemini desteklemek için kornea kalınlığı sağlam olmalıdır. Lazer sonrası göz yapısında zayıflıklar ve görme sorunları artabilir, özellikle kornea çok inceyse.
Ayrıca lazer işlemi, aktif göz enfeksiyonları, glokom (göz tansiyonu) veya retina hastalıkları olan kişilerde sakıncalıdır. Lazer kullanmak da keratokonus adı verilen kornea şekil bozukluğu nedeniyle mümkün değildir.
Lazer sonrası iyileşme, diyabet veya bağ dokusu hastalıkları gibi genel sağlık sorunları nedeniyle daha zor olabilir. Hamilelik ve emzirme döneminde hormonal değişiklikler göz yapısını etkileyebileceği için bu süreçte lazer kullanmak genellikle tavsiye edilmez. Lazer öncesinde kapsamlı bir göz muayenesi yapılmalıdır.
Lazer sonrası göz sıfırlanır mı?
Lazer tedavisi sonrası göz numaraları “sıfırlanabilir”, ancak bu her zaman tam sıfır anlamına gelmez. Lazerle yapılan işlemler, kornea yüzeyini şekillendirerek ışığın retina üzerine odaklanmasını sağlar. Bu, astigmat, miyop veya hipermetrop gibi kırma kusurları düzeltmek için kullanılır. Bununla birlikte, her bireyin göz yapısı ve tedaviye nasıl yanıt verdiği farklı olduğu için, hiçbir şekilde tam sıfır numaraya ulaşmak mümkün değildir.
Bazı insanlar çok az numara kalabilir, ancak bu genellikle günlük yaşamlarını etkilemez. Lazer tedavisi, göz yapısındaki kusurları düzeltse de ilerleyen yaşlarda presbiyopi (yakın görme sorunu) gibi doğal süreçleri durduramaz. Lazer teknolojisinin kalitesi, doktorun deneyimi ve göz yapısı tedavinin başarısını belirler. Uzun vadeli sonuçlar için doktorun tavsiyelerine uymak ve düzenli göz kontrollerini ihmal etmemek çok önemlidir.
Göz lazer uygunluk testi nasıl yapılır?
Göz lazer uygunluk testi, kapsamlı bir göz muayenesi ve özel tetkiklerden oluşur. İlk olarak, göz doktoru kişinin genel sağlığını, göz geçmişini ve şikayetlerini inceler. Daha sonra göz numaraları ölçülerek astigmat, miyop veya hipermetrop gibi kırma kusurları belirlenir. Ancak bu, korneanın lazer için uygunluğunu belirlemek için yeterli değildir; ileri teknoloji testleri yapılır.
Korneanın şekli ve yüzey haritası, kornea topografisi adı verilen bir testle çıkarılır. Bu işlem, korneada düzensizlik veya keratokonus gibi hastalıkların olup olmadığını belirlemek için gereklidir. Pakimetri testi, korneanın ne kadar kalın olduğunu ölçer. Lazer işlemi dokuyu korneadan çıkardığından, yeterli kalınlıkta bir kornea gereklidir.
Gerekirse gözün arka tabakaları retina muayenesiyle incelenir ve göz tansiyonu ölçülerek glokom potansiyeli değerlendirilir. Göz kuruluğu testi de yapılabilir, çünkü kuru göz sorunları olan kişilerde lazer sonrası sorunların gelişme olasılığı daha yüksektir. Tüm bu değerlendirmeler tamamlandıktan sonra, doktor göz yapısının lazer tedavisi için uygun olup olmadığını belirler. Daha sonra doktor bir tedavi programı oluşturur.
Kaynakça:
https://www.mayoclinic.org/tests-procedures/laser-hair-removal/about/pac-20394555